28 Ocak 2009 Çarşamba

BİR KAÇ KOMİK FOTO














































27 Ocak 2009 Salı

Jake Fen isimli Macar adam, eşini korkutmak için kendini asmiş pozu verdi... Eve gelen eş kocasını o halde gorünce bayıldı.. Kapıyı açık gören komşu kadın içeri girince iki cesetle karşılaştığını sanıp evi soydu. Topladıkları ile çıkarken Jake kadına bir tekme attı. Cesedin canlandığını sanan kadın korkudan öldü..Jake beraat etti.

.New York'ta 5'inci caddede bir adama araç hafifçe çarptı. Adama birşey olmamistı.. Şoförle konuştu ve kalkacakken olayı gören biri yanına gelerek, kalkmazsa sigortadan para alabileceğini söyleyince yeniden aracın önüne yattı. Araç sürücüsü ise adamın gittiğini düşünerek gaza bastı ve adam öldü..



Bayan Carson Amerika'nin New York kentinde yaşıyordu.. Birgüneglenmek için cenaze işleri yapan bir şirketle anlastı. Şirket eve telefon etti vebayan Carson'un kalp krizi geçirip öldügünü söyledi . Aile hemen koştu. Busırada tabutun içinde yatan bayan Carson birden dogrulu verdi. Ama kizi oanda kalp krizi geçirip öldü...

Romollo Ribaldo işsizdi. Pisa kentinde oturan 42 yasindaki Italyan bir gün, tabanca ile intihar etmeye hazırlandı. Eşi onu engellemek için dil döktü.. Sonunda Romolo ağlamaya başladı ve intihardan vazgeçip silahını yere fırlattı. Ateş alan tabancadan çıkan mermi eşine isabet etti ve eşi öldü.


Beğenmediniz mi?

Birde bu ölümsüz ölüme bakın neler hissedeceksiniz.


Ölümsüz CesetGerçek bir olay

Sibirya'nın köylerinden birinde cenaze mezarlığa götürülüyormuş.Mısır tarlasının ortasında tabut köylülerin ellerinden düşüvermiş.Tabutun içindeki ceset düşüp dereye yuvarlanmış. Akıntı, cesedi dinamitle avlanan balıkçıların yanına sürüklemiş.Balıkçılar "Acaba adamı dinamitle biz mi öldürdük" diye endişeye kapılarak cesedi askeri kışlanın tellerine bırakmışlar. Nöbetçi er, bölgeye birinin yaklaştığını düşünerek cesedi yaylım ateşine tutmuş. Hemen ambulans çağrılmış. Delik deşik olan ceset hastaneye kaldırılmış. Operasyon altı saat sürmüş. Ameliyattan çıkan doktor alnından akan terleri silmiş ve "çok zor oldu ama galiba yaşayacak" demiş.


BEN SANA MECBURUM
Ben sana mecburum bilemezsin
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
İçimi seninle ısıtıyorum
.
Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor
Bu şehir o eski İstanbul mudur
Karanlıkta bulutlar parçalanıyor
Sokak lambaları birden yanıyor
Kaldırımlarda yağmur kokusu
Ben sana mecburum sen yoksun.
Sevmek kimi zaman rezilce korkuludur
İnsan bir akşam üstü ansızın yorulur
Tutsak ustura ağzında yaşamaktan
Kimi zaman ellerini kırar tutkusu
Bir kaç hayat çıkarır yaşamasından
Hangi kapıyı çalsa kimi zaman
Arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu
Fatih'te yoksul bir gramofon çalıyor
Eski zamanlardan bir cuma çalıyor
Durup köşe başında deliksiz dinlesem
Sana kullanılmamış bir gök getirsem
Haftalar ellerimde ufalanıyor
Ne yapsam ne tutsam nereye gitsem
Ben sana mecburum sen yoksun.
Belki haziran da mavi benekli çocuksun
Ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor
Bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden
Belki Yeşilköy'de uçağa biniyorsun
Bütün ıslanmışsın tüylerin ürperiyor
Belki körsün kırılmışsın telaş içindesin
Kötü rüzgar saçlarını götürüyor
Ne vakit bir yaşamak düşünsem
Bu kurtlar sofrasında belki zor
Ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden
Ne vakit bir yaşamak düşünsem
Sus deyip adınla başlıyorum
İçim sıra kımıldıyor gizli denizlerin
Hayır başka türlü olmayacak
Ben sana mecburum bilemezsin.

26 Ocak 2009 Pazartesi


KARACAAHMET

Deryada sonsuzluğu zikretmeye ne zahmet!
Al sana, derya gibi sonsuz Karacaahmet!
Göbeğinde yalancı şehrin, sahici belde;
Ona sor, gidenlerden kalan şey neymiş elde?
Mezar, mezar, zıtların kenetlendiği nokta;
Mezar, mezar, varlığa yol veren geçit, yokta..
.Onda sırların sırrı: Bulmak için kaybetmek.
Parmakların saydığı ne varsa hep tüketmek.
Varmak o iklime ki, uğramaz ihtiyarlık;
Ebedi gençliğin taht kurduğu yer, mezarlık.
Ebedi gençlik ölüm, desem kimse inanmaz;
Taş ihtiyarlar, servi çürür, ölüm yıpranmaz.
Karacaahmet bana neler söylüyor, neler!
Diyor ki, viran olmaz tek bucak, viraneler,
Zaman deli gömleği, onu yırtan da ölüm;
Ölümde yekpare an, ne kesiklik, ne bölüm...
Hep olmadan hiç olmaz, hiçin ötesinde hep;
Bu mu dersin, taşlarda donmuş sukuta sebep?
Kavuklu, başörtülü, fesli, başacık taşlar;
Taşlara yaslanmış da küflü kemikten başlar,
Kum dolu gözleriyle süzüyor insanları;
Süzüyor, sahi diye toprağa basanları.
Onlar ki, her nefeste habersiz öldüğünden
,Gülüp oynamaktalar, gelir gibi düğünden.
Onlar ki, sıfırlarda rakamları bulmuşlar,
Fikirden kurtularak, ölümden kurtulmuşlar
.Söyle Karacaahmet, bu ne acıklı talih!
Taşlarına kapanmış, ağlıyor koca tarih!
Necip Fazıl Kısakürek

TÜRKLERİN DİĞER MİLLETLERDEN FARKLARI

Tek abdestle 5 vakit namaz kılmak için iki büklüm kıvranan kişi tabiî ki Türktür.
* Desenlerini çok beğenerek aldığı bir mobilya üstüne başka bir örtü örterek kullanan kişi Türktür.
* Geçirdiği bir trafik kazasından sonra kanlar içinde çıkıp, çarpılmış arabasına üzülen Türktür. * Otoyolda, otomobilin gaz pedalına tuğla koyup, yorulmadan kullanma fikri Türk\'ündür.
* Ancak bir Türk kolayı çalkalayıp fışkırtarak asitsiz içmeyi akıl edebilir.
* On yıllık bir otomobilin koltuk ambalaj naylonlarını kullanma becerisini ancak Türkler gösterir.
* Yemekte eti bıçakla değil, çatalın yanıyla kesmeye çalışan bir kişi görürseniz gözlerinden öpün! O bir Türk\'tür.
* Kırmızı ışıkta durduğunuz için size ancak bir Türk kızabilir.
* Alkollü araç kullanıp yakalandığında \'alkolsüzünü getirin onu da kullanıyım\' diyen Türk\'ten başkası olamaz.
* ekmeği pecete gibi kullanıp agzını silen ve onu yiyen kişi turkten baskası olamaz
* tv kumandasını şeffaf poşetle kaplayıp senlerce kullanan tabiki turktur:)
* Isinde iyi olan birisini överken hakaretle iltifat eden bir Türk\'ten baskasi olamaz. (serefsizin oglu ne is yapmis be kardesim, helal olsun)
Ancak bir Türk aracin sinyal lambalari dururken kolunu çikararak \"dönüyorum\" hareketi yapabilir. Yemegin etini en sona birakan kisi tabi ki Türk\'tür.
Ancak bir Türk trafik isiklari kirmizidan yesile döndügünde önündeki herkesi salak sanarak kornaya basabilir.
Dingildeyen bir masanin ayagina kagit sikistirma fikri bir Türk\'ündür.
Ancak bir Türk kulagini kalem ya da örgü sisiyle karistirabilir.
Arabasina öküz, köpek, horoz sesli korna taktirma fikrinin patenti bir Türk\'e aittir
. Gazete kagidini en iyi sekilde kullanan Türk\'tür(Cam silme bezi, külah,mendil, sofra bezi)
Ancak bir Türk kadini, denize dikkat çekmemek için elbiseleriyle girip,bütün dikkatleri üzerine çekebilir.
Plastik yogurt kabini saksi yapan elbette ki Türk\'tür.
CANAKKALEYI GECILMEZ YAPANDA TÜRKLERDIR
ISTANBULU FET HEDENDE TÜRKLERDIR

gülümsemek

Kolay değil belki, ama imkansızda değil.Hangi küskünlük bitmemiş, hangi dostluk başlamamış ha !Yüreğin senin elinde dostum. İnsanları değiştiremezsin, ancak onlara olandüşüncelerini değiştirebilirsin.Herkesi olduğu gibi kabul et, sen de olması gerektiğince ol. İnancınınkazanmasını , ondan uzaklaşarak elde etme saçmalığından kurtul.Hatırla, İYİLİĞİN HALLEDEMEDİĞİNİ KÖTÜLÜK HİÇ HALLEDEMEZ Kİ. . Yüreğine de kaydet bunu.ÜCRETSİZ BİLETTİR TEBESSÜM YÜREK YOLCULUĞUNDA. .Sevgiye davet çıkar sen de hadi. Kanaat getir, olumsuzlukları eriteceğine.Geçmişe üzülme. Yaptığın hatalardan ders aldıysan, mutlu edebildiysen eğer;bugünü bugünle yaşa. Fakat biraz dur.Hayatına deneyimler eklemen için şart değil yanlışlardan geçmen.Başkalarının edindikleri doğruları yerleştir zihnine. Ölümün ne zamangeleceğini bilmediğinden, yolu uzatıp kaderini zorlama. Güzellikleri debizzat kendin uygula.Savrulma sakın. Bak BATSA DA GÜNEŞ, BIKMAMIŞTIR DOĞMAKTAN. SONUNDA TOPRAKOLSA DA CANLI, YORULMAMIŞTIR NEFES ALMAKTAN.Dostum, bedelsiz değildir ki mutluluklar unutma.O bedellerle olmanınneresi zarar de, yorulma. Dertlere de yenilme hiç, galiptir iyilikler sen ilerledikçe.Sonra benim varlığıyla mutluluk duyduğum güzel dostum. Bir martının yanındayer al. Gökyüzü meskenin olsun senin de. Kat kendini maviye, hayranbakışları çek üzerine. Özgürlüğü uçuşlarınla anlat. Hem , kırık olsaydıkanadın ne önemi kalırdı ki genişliği dünyanın.Kaldır başını ve eğilme, sakın güçsüzce.Dipsizse de karanlık, dal içeri...Öyle bir dal ki; sen değilo korksun.. Ne çıkar deme, bir nur da senden olsun.GÜLÜMSE... Fakat cenneti kazanmışçasına değil, doğduğun güzel fıtrat için...GÜLÜMSE.... O'nun ümmetlerinden biri olarak yaşadığın için...GÜLÜMSE... Duyduğun ezan sesi, kıblen KABE olduğu için..GÜLÜMSE... Öldüğünde Azrail'le buluşup, RABB'ine kavuşacağın an için.HİÇ DEĞİLSE BU YAZIYI ŞUAN OKUYAN TATLI İNSAN, RAZI OLDUĞUN ALLAH ;ın rızası için birkez de benim için gülümser misin?

merhaba

herkese merhabalar
blğumu ziyaret eden herkese şimdiden teşekkür ederim